Söyleşi ve Atölye : Ekolojik Bozulma ve İyileşmeyi Dinlemek: Doğa Restorasyonuna Akustik Yaklaşımlar
Söyleşi ve Atölye
Ekolojik Bozulma ve İyileşmeyi Dinlemek: Doğa Restorasyonuna Akustik Yaklaşımlar
Konuşmacı: İpek OSKAY, Sosyolog, Ekoakustik Uzmanı
Moderatör: Sedat DUREL, Çevre Mühendisi
Söyleşi Tarihi ve Saati:13 Aralık 2025 Cumartesi, 15.00 – 17.00
Söyleşi Yeri: ÇMO İstanbul Şubesi
Konuşmacı Hakkında:
İpek Oskay, biyoakustik, sesalanı ekolojisi ve ekolojik ortaklık politikaları üzerine araştırmalar yapan ve kamusal alanlar için dil merkezli olmayan sosyo-ekolojik deneyim tasarımları üreten bir sosyolog. Akademik çalışmaları mekân, dil, ses ve bilgi üzerine teorik tartışmalarla kent, siyaset sosyolojisi ve ekoloji temalarıyla kesişir. Sosyoloji uzmanlığının yanı sıra 2015’ten beri canlı bilimlerinin bir dalı olan karasal ve sualtı biyoakustik ve ekoakustik alanlarında eğitimler almış, kurucusu olduğu Sesol.org Açık Arşiv Ses Haritaları Platformu için karasal ve sualtı ses kayıtları, sosyolojik görüşmeler ve toprak ekosistemleri ve floranın biyoveri seslendirme kayıtları yapmaktadır. Ayrıca Purdue Üniversitesi Orman Fakültesi için karasal ekoakustik veri ve Cornell Üniversitesi K. Lisa Yang Koruma Biyoakustiği Merkezi’nin sualtı akustiği standartlaştırma ve Uluslararası Sessiz Okyanus Deneyi çalışmalarına Türkiye denizlerinden sualtı ses verisi sağlamaktadır. Sesalanı ekolojisi, antropolojik belgesel, ses dizaynı ve yerleştirme tasarımı konularında eğitim almış ve kendi geliştirdiği interdisipliner dersler vermiştir. Türkiye’de çeşitli deniz koruma derneklerinde bilim kurulu üyeliği yapmakta, saha çalışmaları yürütmekte, ekolojik farkındalık çalışmaları için veri üretmektedir.
Söyleşi ve Atölye Hakkında:
Bu interaktif buluşma, karasal ve sualtı akustik ekolojilerinin çevresel değişim dinamiklerini, ekosistem bozulmalarını ve restorasyon pratiklerini analiz etmede sunduğu olanakları eleştirel vaka analizleri ve kapsayıcı dinleme deneyimleri ile bir araya getirecek.
Karasal ve sualtı ekoakustik biyoakustik araştırmalar insan kaynaklı gürültünün canlı toplulukları ve daha geniş ekolojik ilişkiler üzerindeki etkilerini inceler. Sesol.org ses haritası üzerinde uzun dönemli saha kayıtları ve etkileşimli haritalama çalışmalarıyla, hem antropojenik baskılara verilen biyolojik tepkileri hem de sağlıklı habitatların işitsel imzalarını 10 yıldır belgelemekte. Bu çalışma, ayrıca canlıların adaptasyon sürecinden hızlı değişkenlik gösteren iklimsel etkiler, orman yangınları ve sualtı kitlesel ölümleri gibi büyük ölçekli felaketlerin ekolojik ses peyzajlarını nasıl dönüştürdüğünü ve toplumsal ölçekte travma ürettiğini inceliyor. Bu krizler, doğal süreçlere yönelik teknomodernist ve çoğunlukla indirgemeci “aktif restorasyon” müdahalelerini meşrulaştıran hızlandırılmış bir aciliyet söylemini tetikliyor; ancak bu müdahaleler ekolojik ilişkilerin bütünselliğini göz ardı ederek yeni sorunlar yaratabilmekte.
Buna karşılık, akustik izlemenin ekolojik dayanıklılığı anlamada ve restorasyon çalışmalarını yönlendirmede daha ilişkisel ve süreç odaklı bir yaklaşım sunuyor. Sanatsal ve bilimsel yöntemler birleştirilerek farkındalık çalışmaları için bütüncül, etkileşimli deneyim tasarımları üretmek mümkün. Balıkların, sualtı omurgasızlarının, deniz kuşlarının, deniz memelilerinin ve habitatların değişen biyoçeşitlilik ve gürültü profillerinin dinlenmesi; ekosistem sağlığı, stres ve iyileşmeye dair ince göstergeleri ortaya çıkarabilir. Bu bağlamda sunum çevre mühendislerine akustik bilgiyi restorasyon planlama ve değerlendirme süreçlerine entegre etmenin yeni yollarını sunmak amacıyla eleştirel vaka analizlerini ve kapsayıcı dinleme deneyimlerini bir araya getirecek. Söyleşinin ardından bitkilerin elektriksel verilerinin sese dönüştürüldüğü biyodata seslendirme atölyesi yapılacaktır.
Biyodata Selenleme (Seslendirme) Nedir?
Bitkiler yaşam süreçleri boyunca sürekli olarak mikro voltaj değişiklikleri üretir. Besin üretirken, nefes alırken, çevresel uyaranlara tepki verirken oluşan bu biyo-kimyasal aktiviteler elektriksel veri üretir ve özel sensörler aracılığıyla toplanabilir.
Projemizde:
- Biyopotansiyel sensörler kullanılır.
- Bitkiye yerleştirilen elektrotlar, iki nokta arasındaki elektriksel iletkenlik değişimini ölçer.
- Bu veriler mikro işlemciler tarafından anlık olarak seslere, tınılara ve notalara dönüştürülür.
- Böylece Çınar Ağacı’nın biyolojik ritmi gerçek zamanlı bir müzikal arayüze dönüşür.
Bu yöntem, bitkilerle insan duyma aralığında eş zamanlı etkileşim kurmayı sağlayan bir ses sanatıdır.
