TMMOB Çevre Mühendisleri Odası
TMMOB
Çevre Mühendisleri Odası
MİLLİ EĞİTİM MÜFREDATİNA ÇEVRE VE DOĞA DERSİ KONULMASI İÇİN TEKLİFTE BULUNDUK.


Milli Eğitim Müfredatına, Doğa Eğitimi Önerimiz

 Gelecek nesillerin içilebilecek suyunu, ekilebilecek toprağını ve solunabilecek havasını korumak, dünya üzerinde yasayan insanlığın en önemli görevidir. Bu görevi sürdürebilir bir şekilde nesilden nesile aktarmak, ivedilikle ülkemizin sosyal politikası haline gelmelidir.

 Çevre sorunlarına çok çeşitli çözüm yolları önerilsede bunlar içinde sorunların kaynağında, ortaya çıkmadan önlenmesi en kayda değeridir. Bunun için de en önemli faktörün eğitim olduğu kabul edilmelidir.

 Eğitimin; uygulama ve alışkanlık kazandırmadaki rolü ise yadsınamaz. Çevreye olumlu tutum ve davranışlar, ülkemizde birçok ailenin çocuklarını çevre konusunda bilgilendirmesi ve eğitmesi için yeterli bilince sahip olmaması nedeniyle sistemli ve düzenli bir biçimde okul öncesi ve ilköğretim sürecinde geliştirilebilir. Çevre eğitimine katkı sağlamak amacıyla yapılan araştırmalarda ülkemizde Okulöncesi, İlköğretim ve Orta öğretim programı içerisinde ele alınan çevre konularının çevre bilincini geliştirme açısından yeterli olmadığı ortadadır.

 İlköğretim sonrası eğitimine devam edemeyen çocukları da göz önüne alarak, program içinde yeterince yer verilmeyen çevre konularında çocukların bilişsel seviyelerine uygun etkinlikler yaptırmak suretiyle, çevre eğitimini desteklemek gerekmektedir. Bu nedenle eğitimcilerin çocuklara, çevreyle ilgili bilgi vermeleri, çevreyi benimsetmeleri, çevre ile ilgili yeterli materyal sağlamaları, özendirici eylemler geliştirmeleri ve uygulama sonuçlarını somutlaştırarak çevre ile ilgili değer yargılarını beslemeleri gerekmektedir. Anlaşıldığı üzere öncelikle eğiticilerin çevre bilincinin geliştirilmesi ve eğitim verebilecek düzeye getirilmesi gerekmektedir.

 Ülke genelinde doğa sevgisi, ekolojik yaşamın önemi, hayvan sevgisi, hava, su ve toprak kirliliğinin önlenmesi, geri dönüşümün önemi, çevremiz için tehlike oluşturabilecek atıklar, atık sular, evlerimizde uygulamamız gereken tasarruf önlemleri gibi konuların mutlaka ilk öğretim çağındaki çocuklara aktarılması ve alışkanlık kazandırılması gerekmektedir. Böylelikle günümüzde olduğu gibi çocuklarımızda ebeveynlerine kazandığı alışkanlıkları uygulatarak ulusal bir çevre eylem planının temelleri atılmış olacaktır.

 Öte yandan, birçok ülkede uygulamalarını gördüğümüz çocuk çiftlikleri ile ilkokul öğrencilerinin doğrudan doğayla temas kurduğu, tarımsal üretimi uyguladığı, canlılara karşı sevgi kazandığı, doğayı ve yaşamı sahiplendiği alanların müfredatın bir parçası haline getirilmesi, maddi koşulları iyi olmayan öğrencilerin olduğu bölgelerde de bu uygulamaların geliştirilmesi son derece yararlı olacaktır. Bunun için belediyelerin, valiliklerin, kaymakamlıkların, meslek odalarının ve üniversitelerin ortak hareket etmesi uygulamayı kolaylaştıracaktır.

 Bu gereklilikle ulusal bir çevre eylem planının eğitim ayağını yürütecek olan Milli Eğitim Bakanlığı ilk öğretim müfredatına uygulamaları da kapsayan, çocuklara doğayla barışık yaşamanın önemini aktarabilecek, sıkıcı olmayan çevre - doğa eğitimi dersi ekleyerek çevreye duyarlı nesillerin yetişmesinde en önemli rolü oynayacaktır.

 TMMOB Çevre Mühendisleri Odası olarak, aşağıda taslak olarak sunduğumuz müfredatın Milli Eğitim Bakanlığımız ile birlikte geliştirilmesi için çalışmaktan mutluluk duyacağımızı, Odamızın, müfredatın uygulanması için edindiği deneyimleri paylaşmaktan onur duyacağını belirtmek isteriz. Uzun yıllardır, Odamızın şube ve temsilcilileri tarafından, kendi çabalarımızla okullarda verdiğimiz seminerlerin bir zorunluluk haline gelmesi, uygulamalı doğa eğitiminin verilmesi ülkemizin geleceği için umut verici olacaktır. Meslektaşlarımızın gerekli pedagojik formasyonla bu eğitimleri verebileceğinin de bilinmesini isteriz.

 Çalışmamızın hazırlanmasında yoğun katkı veren Kocaeli Şube Başkanımız Sn. Sait Ağdacı`ya ve Ankara Şube Başkanımız Sn. İlkim Yiğit`e teşekkür ederiz.

Saygılarımızla,

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası

15.02.2017 00:00
Okunma Sayısı: 195